Kuran’ı sizin gibi çalışan ve arınma çabası olanları buldunuz mu?

Hayır  –> Olumsuz.

Evet
 |
V

Kuran dersleri ve birlikte arınma çabası (salat) sonuç veriyor mu (zekata ulaşıyor musunuz)?

Hayır  –> Olumlu. Bireysel veya aile olarak arınanların kurtulma ümidi var. Çalışmaya devam.

Evet
 |
V

Dayanışan, tek kişi gibi davranan çekirdek topluluk kuruldu mu? Ahlaki yardımlaşmadaki başarı hukuk, sağlık, çocuk eğitimi, para, geçim konularına yayıldı mı?

Hayır  –> Olumlu. Ahlaki yardımlaşma büyük nimettir. Çalışmaya devam.

Evet
 |
V

Topluluk tüketici ve üretici kooperatiflerine, mahalleye, yardımlaşma sandıklarına, şirketlere, derneklere, vakıflara, özel okullara evrildi mi?

Hayır  –> Olumlu. Komün yaşamı kurabilmek büyük başarıdır. Hukuk, eğitim, sağlık, geçim konularında tek vücut gibi davranma yolunda ilerleyin. Kentten uzaklaşma yolu daha uygundur.

Evet
 |
V

Kentli kalan topluluk okul, enstitü kurabildi mi? Binlerce, on binlerce kişiyi Kuran’la eğitebildiniz mi?

Hayır  –> Olumlu. Şirketiniz, derneğiniz, vakfınız, çocuğunuzu göndereceğiniz okulunuz, sizi yoksulluktan koruyan bir kasa var. Hiç kimsenin olmadığı kadar güvendesiniz. Muazzam bir başarı.

Evet
 |
V

Siyasi partinizi kurabildiniz mi?

Hayır  –> Olumlu.

Evet
 |
V

İktidar olabildiniz mi?

Hayır  –> Olumlu.

Evet
 |
V

İktidar olduğunuz ülkeye çoktanrıcı ülkeler savaş açtı mı?

Hayır  –> Olumlu.

Evet
 |
V

Savaşı kazandınız mı?

Hayır  –> Olumlu. Şehitler oldunuz.

Evet
 |
V

Olumlu.

 

Bu akış şeması Elçi Muhammed ve yoldaşlarının geçtiği yoldan başkası değildir. O günün örgüt, sınıf veya kurum adları bugünkünden farklı olabilir, bu önemsiz bir ayrıntıdır. O bir elçi olduğu için sonuna dek gidebildi. Biz onun kadar gidemeyebiliriz. Ama gördüğünüz gibi yarı yolda kalsak, sendeleyip düşsek bile kazanan biz oluyoruz. Eski kitapların girişlerinde yer alan “tevfik, Allah’tan” ifadesi bunu anlatıyor. Bu, fiyaskoyla sonuçlanmayacak bir yoldur. Kazanma güvencesi olan tek yoldur. Bu yola çıkmamızdan korkanlar daha ilk aşamada tepemize binse ve bizi zindanda çürütse bile biz kazanıyoruz. Bu güvence Kitap’ta verilmiştir. Kitap’ı anlamayanlar güvenceden habersiz kalır ve korkmaya devam ederler.

Sendeleme veya düşme olasılığına gelelim. Birileri su koyuverecektir, münafıklar çabayı baltalayacaktır, biz de bir noktada ille hata yapacağız. Bunlar vazgeçmek için gerekçe değildir. Müflis tüccar gibi, başa döner ve yeniden başlarız. Edindiğimiz paha biçilmez deneyim kazancımız olur. Zaten bu yolun bırakın tek kişilik olmasını, görünür sonuçlarının tek kuşakta alınamayacağını anlamış olmamız gerekiyor. Her kuşak öncekinden aldığını geliştirecektir.

Burada öngörebildiğim tek olumsuz olasılık bizin gibi arınma çabasında olanları bulamamamızdır. Bu durumda isek şöyle düşünelim: “Denedim, olmadı” diyebiliyorsak kaybeden yine biz değiliz. Ama gerçekten denediğimizden emin olmalıyız. Allah’ın haksızlık etmeyeceğine zaten eminiz.

Söylenecek bir başka şey, bu yolun ille de Kuran’dan geçmesi gerekmediğidir. Çoktanrıcı yaşamın pisliğinden bıkmış ve arınmayı arayan, içtenliğinden kuşku olmayan, özverili ve kararlı kişilerin geçeceği yol budur. Bizi çoktanrıcı (gibi) olmak zorunda bırakan her ne ise bunlardan birer birer sıyrılmamız gerekir. Banka, televizyon, iş dünyası, okul, adliye… Her ne ise. Bunların insanları çoktanrıcı yapıyor olduğu fikri size anlaşılmaz veya gülünç geliyorsa o zaman oturun, Kitap’ı çalışın ve orada anlatılan eşkoşuculuğun ne olduğunu anlamaya çalışın. Farklı bir sonuca ulaşacağınızı sanmıyorum. Ulaşıyorsanız tartışalım.