– Adam nefes almıyor! Yardım edin! Doktor olan var mı?
– Ben doktorum ama bu benim uzmanlığım değil.
– Adam nefes almıyor! Yardım edin! Doktor olan var mı?
– Ben doktorum ama bu benim uzmanlığım değil.
Kuran’ın “sabır” dediği nedir? Bizim bugün kimi zaman kast ettiğimiz zalim otoritelerin dayatmalarına boyun eğmek ve sesini çıkarmamak anlamda mıdır, yoksa başka bir şey mi? Bakalım… Okumaya devam et
Bu yazıda namazla ilgili üç kitabı değerlendireceğim. Okumaya devam et
Viranşehir savcısı Eyyüp Akbulut Kovid önlemlerinin yasadışılığıyla ilgili görevi gereği soruşturma başlattığını duyuran bir videoyu internette paylaştıktan sonra açığa alındı. Videoyu kısa bir aramayla bulabilirsiniz. Bağlantı vermiyorum, arar izlersiniz. Zaten Youtube, gerçeklerin söylendiği bu tür içeriği yüklendikçe siliyor.
Bu savcı pek çok kişinin gerçek rengini göstermesini sağlayacak bir turnusol kağıdıdır. Covid-19 insan yapımı bir tuzaktır. Bununla birlikte bir fitnedir. Fitne, maden potasının Arapçasıdır. İçimizdeki altınları cüruftan ayırıyor. Okumaya devam et
Emre Dorman, Acun Ilıcalı’nın sahibi olduğu kanalda insanları Kuran’a çağırıyor. Caner Taslaman’la sık program yapıyorlar. Acun Ilıcalı kim? O Ses, Yeteneksizsiniz, Fear Factor, Survivor (Türkçeleri yok) gibi toplum ahlakını baltalama amaçlı olarak tasarlanmış yapımların sahibi. Amerika’da ve Avrupa’da bir alay yapım şirketinin sahibi. Bazı dergiler onu dünyadaki ilk beş yüz yapımcı arasında sayıyor. “Sıfırdan milyonerliğe” yükselmiş, yerseniz. Pek çok kişiye göre bir farmason. Öyle de görünüyor çünkü büyük abilerin elinden tutmadığı hiç kimse bu denli hızlı yükselemez. Okumaya devam et
Bu kısacık yazıda anlatacağım şeyi –eğer çoktan düşünmüş değilseniz– anlamak için önce bitkilerin büyümesini hızlı gösteren birkaç video izleyin. Plant growth timelapse anahtar sözcükleri bulmanıza yardımcı olur. Bir de karasineğin reflekslerini yavaş oynatımla gösteren video izlerseniz daha iyi olur. Sonra yazıya geri dönün. Okumaya devam et
Müslümanlar, özellikle de Türkler Covid-19 salgını koşullarında üzerinde düşünülmesi, tartışılması gereken üç hata yaptılar. Müslüman sözcüğünü kültürel Müslüman anlamında kullanıyorum, Kuran’ın tanımladığı anlamda değil. Burada yalnızca namazı konu ediyorum. Yoksa salgın gerekçesiyle tuzaklar kurulmasının ve zulme direnmek şöyle dursun yardım etmenin Müslümanlıkla bağdaştırılacak yanı yoktur. Bunlar bu yazının konusu değil. Sıralayacağım hatalar, gelenekselcilerin namaz konusunda inandıklarını öne sürdükleri ilkeleri çiğnediklerini gösteriyor. Doğru olduğunu öne sürdükleri yorumla çelişiyorlar.
Bir dostum, intiharı düşünen bir arkadaşına nasıl yardım edebileceği konusundaki fikrimi sordu. Kendisine yardım edebilecek kişilerin bu konuda deneyimi olan kişiler olduğunu söyledim. Çünkü bu kişilere yaşamın “güzel” olduğunu göstermeye çalışmak işe yaramıyor. Onların çözümsüz olduğunu düşündükleri sorunları oluyor ve onlara çözümsüzlüğün yanılgı olduğunu göstermek gerekiyor. Anlamsız olarak algıladıkları şeylerin anlamlılığını göstermek gerekiyor. Onlarla konuşmanın bir yöntemi de var, az da olsa deneyim gerektiriyor. O da bende yok.
Buna rağmen ne yapabiliriz diye düşünürken aklıma gelenleri herkesle paylaşayım dedim. Okumaya devam et
Birkaç yıl önce bir Kuran çalışkanıyla kısa bir söyleşim olmuştu. Beni arayıp “Bu çalışmalar nereye varacak, uygulamaya nasıl geçeceğiz, yaşamımızda nasıl bir değişiklik yapacağız, nereden başlayacağız, ilk adım ne olmalı” gibi sorular sordu. Kendisi gibi tektanrıcılarla komşu olmak, çocuklara aynı öğretmenden özel ders aldırmak, kredi yerine geçecek bir yardım hesabı oluşturmak gibi şeylerden söz ettim. Yaşı ilerlemiş olanlar emeklilik projelerini birleştirebilir, nüfusu azalan bir köyün tamamını veya bir bölümünü satın alarak o köyde kendi kurallarına göre yaşamaya başlayabilirler örneğin. Hatta alışverişi birlikte yapmak, temiz satıcıdan almak, tektanrıcı çiftçiden doğrudan almak gibi çok basit işlerden başlanabileceğini söyledim. Bu önerileri beğenmemiş olacak, bir daha aramadı. Bunlar ona “dinsel” gelmediği için mi beğenmedi, yoksa çok küçük adımlar olduğu için mi burun kıvırdı bilmiyorum. Yine de en küçüğünden başlayarak atılabilecek adımları sesli düşünmekte yarar görüyorum. Okumaya devam et