Eşkoşuculuk: Tektanrıcılık, çoktanrıcılık, şirk vb.

Bu yazıda en yanlış anlaşılan konulardan biri olan eşkoşmayla ilgili kısa notlarımı derliyorum. Eşkoşuculuk Örnekleri adlı yazımın devamı veya gelişimi sayılabilir. Yazı kendi içinde dağınık gelebilir ama bunun konuyu anlamakta bir engel olmadığını umuyorum. Alt başlıklara ayırmaktaki amacım yalnızca okumayı kolaylaştırmak. Sitede yeniyseniz sağ menüde din başlığı altındaki yazıları okumanızı öneririm.

Kitabı pdf olarak indirebilirsiniz:

eskos_kapak.jpg

 

Okumaya devam et

Edip Yüksel’e ve Mustafa İslamoğlu’na Göre Aile

/watch?v=dn4v34YDCxY (başına Youtube ekleyin). Kitaplarını okuduğum iki yazar… İkisinin de ürünleri için Allah’a şükür olsun. Meyveyi çekirdeğiyle, çöpüyle birlikte yutmak zorunda olmadığını (39:18) çok şükür anlamış birisi olarak eğriye eğri, doğruya doğru demeye çalışıyorum. Bu söyleşiyi acı çekerek dinledim. Çünkü yazarlar aile konusunda eğri ideoloji ve fikirleri benimsemişler. Hiç hesapta olmayan bu yazıyı acımı hafifletmek için yazıyorum. Aile konusu dışında yaptıkları birkaç küçük hataya değinmeyeceğim. Okumaya devam et

Eşkoşma Örnekleri

Şirk, Allah’tan başkasına tapma, Allah’a ortak koşma, Tanrı’ya eş koşma, sahte tanrılar edinme, çoktanrıcılık… Bunların hepsi de sık duyduğumuz ve aynı anlama gelen adlar. Kuran’ın ve bütün Tanrı elçilerinin mesajının tek cümlelik özeti, insanların eşkoşmaktan vazgeçmesinin öğütlenmesidir. Kuran’a göre toplumların /uygarlıkların yok edilme nedeni de eş koşmalarıdır. Öyleyse buna “önemli bir konu” demek bile haksızlık olur. “Kuran’ın onda dokuzu eş koşmaktan sakınmaktır” desek herhalde yeridir. O zaman Müslüman olsun, olmasın Kuran’ı yorumlayanların her şeyden çok bu konuya yoğunlaştıklarını görmemiz gerekir, öyle değil mi? Ama görmüyoruz.

Gördüğümüz popüler örnekler de ne yazık ki konunun özünü yakalamakta başarılı değiller. Sonia Cihangir, Kuran’ı anlama konusunda içtenlikli çabaları olduğunu düşündüğüm ve izlediğim biri. Kendisi nedense yazmayı değil, kürsüden anlatmayı yeğliyor. Son videolarından birinde eşkoşmayı konu etmiş. Gelenekçi yorumcuların hatasını yinelemiş; olayı somutlaştırmamış. Bunun üzerine konunun nasıl anlatılması gerektiğinin bir denemesini yapmaya karar verdim. Okumaya devam et